Önem Projesi - Sultan Orhan Camii Gezimiz

Önem Projesi - Sultan Orhan Camii Gezimiz

28.02.2024 tarihinde, Önem Projesi kapsamında, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenlerimiz Fatma ÇAKMAK ve Elif TEL nezaretinde öğrencilerimiz Sultan Orhan Camii'ne gezi yapıldı.

Cami İmamı Abdurrahim TÖNGEL tarafından öğrencilerimize cami hakkında bilgilendirme yapıldı. Öğrencilerimizi, ilçemizdeki tarihi cami hakkında ve cami adabi hakkında bilgilendiren hocamıza teşekkür ederiz.

 

 

GEBZE’NİN TARİHİ ESERLERİ 

CAMİLER 

1. Sultan Orhan Camii : Gebze'nin batısında yer alan cami tahmini olarak 1323-

1331 yılları arasında inşa edilmiştir. Osmanlı mimarisinin ilk örneklerinden olan 

camiyi Gebze'nin kurucusu olan Sultan Orhan yaptırmıştır. 

Sultan Orhan Camii erken Osmanlı döneminin en basit ve sade örneklerinden biri 

olarak kabul edilir. Selçuklu etkisinde kalan fakat kendine özgü bir mimari yaratma 

isteği yapıda göze çarpar. 

2. İlyas Bey Camii: İlk defa İlyas Bey tarafından yaptırılan caminin inşa tarihi kesin 

olarak bilinmemektedir. Ancak Gebze'nin ilk fethedildiği yıllarda 1326’da yapılmaya 

başlandığı tahmin edilmektedir. İlyas Bey Camii  Osmanlılardan kalma en eski cami 

sayılmaktadır. 

3. Çoban Mustafa Paşa Camii ve Külliyesi: Camii, yapılar topluluğunun 

merkezinde ve Gebze'ye hakim bir mevkide yer alır. 1510 yılında Çoban Mustafa 

Paşa tarafından yaptırılmıştır. Külliyenin yapımının çok önceden planlandığı ve 

anonim bir çalışmayla ortaya çıkarıldığı anlaşılmaktadır. 

Mustafa Paşa Mısır'a vali olarak atandığında yapımının sürdüğü bilinmektedir. Paşa 

Mısır bezemelerinden etkilenerek, camisi için taşınabilir parçaları Kahire'de 

yaptırmıştır. Darıca iskelesinden Gebze'ye ulaştırılan süsleme öğeleri Mısırlı ustalar 

tarafından yerlerine yerleştirilmiştir. 

Kare planlı, üzeri dört sütunun taşıdığı 24 metre yüksekliğindeki geniş bir kubbe ile 

örtülüdür. Duvarları taş zemin üzerine kesme taş ve muntazam tuğlalarla örülmüştür. 

Ayrıca caminin çevresi 2.5 metre yüksekliğinde oldukça kalın duvarlarla çevrilidir. Her 

cephesinde bir tane olmak üzere dört giriş kapısı vardır. Mihrap ve duvarları kufi 

yazılarla süslenerek renk düzeni görkemli Türk çinileri ile sağlanmıştır. 

Bazı araştırmacılar, bu görkemli caminin de bulunduğu külliyenin planının Mimar 

Sinan'a çizdirildiğini, baş kalfası Hüseyin Ağa'ya da inşa ettirildiğini ileri sürmüştür. 

Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde, Çoban Mustafa Paşa Camisi'ni Mimar Sinan'ın 

baş halifesi Hüssam Kalfa'nın yaptığından bahsedilmektedir. 

Çoban Mustafa Paşa Külliyesi; cami, medrese, bimarhane, kütüphane, han, hamam, 

kervansaray, paşa odaları, tekke, arşiv, helâ, su kuyusu, şadırvan ve bir türbeden 

oluşmaktadır. 

 

 

 

 

4.Merdivenli Cami (Karabakal Mescidi): 15. yüzyıl başlarında inşa edilen cami üç 

katlı olup, üzeri kiremitle kaplı bir çatı ile örtülüdür. Tek minareli ve tek şerefelidir. 

5.Cuma Camii : Gebze'ye 20 km. mesafede bulunan Cumaköy' de 16. yüzyılda 

yaptırılmıştır. Cami kare planlı olup tek katlı ve üzeri çatıyla örtülmüştür. Bir minaresi 

bulunmaktadır. Tarihi değeri yüksek bu cami yakın geçmişte esaslı bir onarımdan 

geçmiştir. 

6. Pertev Paşa Camii: Yerli Cami olarak da tanınan bu cami 1785 tarihinde, Darıca' 

da doğan Osmanlı devlet adamı Seyyit Mehmet Pertev Paşa tarafından yaptırılmıştır. 

Rumlar zamanında Darıca' nın Müslüman yerli halkı tarafından inşa edilmiştir. 

7. Çarşı Camii: Tavşancıl'ın Merkez Camii niteliğindeki bu cami çarşı içinde 

yeralmaktadır. Minberi bulunmadığı için sadece vakit namazlarının eda edilmesinde 

kullanılmıştır.İnşa tarihi ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir.Cami kare 

planlı, kâgir olarak yapılmış olup üzeri çatı ile örtülmüştür. Caminin temel malzemesi 

taştır. 1818 tarihindeki onarım sırasında binaya çeşitli ağaç işlemeler ve asma katı 

destekleyen ağaç sütunlar ilave edilmiştir. Caminin minaresi sağ taraftadır ve tek 

şerefelidir. 

8. Sultan Hamid Camii: Halk arasında Aşağı Camii diye adlandırılan bu cami, 

Tavşancıl beldesinin en eski camilerinden biridir. Yüzyıllardan beri cemaatin cuma ve 

bayram namazlarını kıldığı caminin kuruluş tarihi bilinmemektedir.Sultan 2. 

Abdülhamit' in mali katkılarıyla, eski ahşap cami, minaresi yerinde bırakılarak, yerine 

bugün ibadet edilen Kagir Cami yaptırılmıştır. 1973 yılında büyük ölçüde bir onarım 

gören camiye, beton kirişlerle desteklenen ve klasik Osmanlı motifleriyle süslenen bir 

de kubbe ilave edilmiştir. 

9. Yalı Camii: Tavşancıl'ın Yalı Mahallesi'nde inşa edilen bu caminin kim tarafından, 

hangi tarihte yaptırıldığı bilinmemektedir. 20. yüzyılın başlarında bakımsızlıktan 

yıkılmıştır. 

 

 

 

 

 

 

 

 

ÇEŞMELER 

1. Hünkâr Çeşmesi: Fatih Sultan Mehmet'in, 27 Nisan 1481 cuma günü İtalya 

üzerine yapılacak bir sefer için üç yüz bin kişilik ordusuyla Üsküdar'dan İzmit'e doğru 

yola çıktığında, ordusuna mola verdiği ve otağını kurdurduğu çayırlık alana Hünkâr 

Çayırı denilmektedir. Günümüzde bu alan Çayırova adıyla anılmaktadır. 

3 Mayıs 1481 tarihinde 52 yaşında otağında özel doktoru tarafından 

zehirlenerek öldürülen Fatih Sultan Mehmet'in anısına kitabeli bir çeşme yapılmıştır. 

Çeşme IV. Mehmet döneminde 1659 tarihinde Sadrazam İbrahim Paşa tarafından 

yaptırılmış ve bazı onarımlarla günümüze kadar ayakta kalabilmiştir. Hünkâr 

Çeşmesi'nin önüne Fatih'in anıtı dikilmiştir. 

1995 yılında park, dinlenme ve şenlik alanı olarak yeniden düzenlenen Hünkâr 

Çayırı'nda İstanbul'un fethi dolayısıyla her yıl geleneksel fetih şenlikleri yapılmaktadır. 

2. İbrahim Paşa Çeşmesi (Çarşı Çeşmesi): Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa'nın, 

kethüdası ve veziri İbrahim Paşa tarafından 1664 yılında yaptırılmış olup, eni boyu 

yaklaşık 6 metredir. Kare planlıdır. Suyunun akışı terazi sistemi ile sağlanmıştır. 

Kitabesinde İbrahim Paşa'nın ismi ve ebcet hesabıyla düşürülen tarihi okunmaktadır. 

Çeşme 1933 yılında tamir edilmiştir. Kent merkezinin hemen ortasında Çoban 

Mustafa Paşa Hamamı'nın yanı başındadır. 

3. Çoban Mustafa Paşa Şadırvanı: Çoban Mustafa Paşa Külliyesi'nin hemen tam 

merkezi yerinde bulunan şadırvan, onikigen planlıdır. On iki köşesinde de musluklar 

mevcut olan bu şadırvanın üzeri piramit biçiminde bir çatıyla örtülmüştür. 

4. Eskihisar Çeşmesi: 1772 tarihinde yaptırılan bu tarihi çeşme adını Eskihisar 

köyünden almıştır. Üzeri piramit şeklinde bir çatı ile örtülü olan çeşme kare planlıdır. 

Ön ve arka yüzleri 270 cm yan kısımları ise 315 cm dir. Yüksekliği de 2 metreye 

yakındır. Tarihi değeri büyük bu çeşme 1850 yılında esaslı bir onarım görmüştür. 

Yukarıdaki dört çeşmenin yanısıra Gebze ve Tavşancıl Beldesi'nde bulunan Bizans 

ve Osmanlı dönemine ait tarihi değere sahip diğer çeşmeler ise şunlardır: 

Arapçeşme, Papaz Çeşmesi, Namazgâh Çeşmesi, Banara Çeşmesi, Meydan 

Çeşmesi 

Tavşancıl'da bulunan çeşmeler: Çatalçeşme, Kurşuncubaşı Çeşmesi, Çarşı 

Çeşmesi, Hamam Çeşmesi, Hallaç dere Çeşmesi, Sümbüllü Çeşme, Şakir Çeşmesi. 

TÜRBELER 

Gebze'de bulunan belli başlı türbeler şunlardır: İlyas Bey Türbesi, Kadı Feyzullah Bey 

Türbesi, Malkoçoğlu Mehmet Bey Türbesi, Çoban Mustafa Paşa Türbesi, Kutbeddin 

Çelebi Türbesi, Akçet dede Türbesi. 

 

 

 

 

 

 

MEZARLAR 

Anibal Anıt-Mezarı: Kartaca’lı ünlü komutan Anibal'ın Anıt-Mezarı, Gebze'nin 

güneydoğusunda, çevresi daire şeklinde selvilerle çevrili sahanın ortasında yer alan 

24 ton ağırlığındaki bir taş lahit ile şekillendirilen, taşın üzerinde Kartaca’lı komutana 

ait aplike edilen bir masktan, Türkçe, İngilizce, Fransızca, Almanca ve İtalyanca 

dillerinde birer mermer kitabeden oluşmaktadır. Bu kitabede ayrıca ünlü komutanın 

özgeçmişi yer almaktadır. Anıt-Mezar 24 Temmuz 1981'de düzenlenen görkemli bir 

törenle açılmıştır. 

 

 

 

Ressam Osman Hamdi Bey Mezarı, Osmanlı Edebiyatının büyük nesir üstadlarından 

Mehmet Nergisi'nin Mezarı ve Bulgar asıllı bir kişiye ait olduğu söylenen Zincirkıran 

Mezarı Gebze'de bulunan diğer tarihi mezarlardır. 

KALELER 

1. Eskihisar Kalesi: Deniz kıyısında yer alan Eskihisar köyünün kuzeydoğu 

kesiminde dik yamaçlı bir tepe üzerinde, Eskihisar' daki limanı ve İzmit Körfezi'nin 

kıyı şeridini savunmak amacıyla, Bizanslıların Komnenoslar (Komneus) döneminde 

yaklaşık 800 yıl önce Bizans İmparatoru I. Manuel Komnenos tarafından inşa 

ettirildiği çeşitli kaynaklarda ifade edilmektedir. Orijinal şeklini koruyarak bugüne 

kadar ayakta kalan bu ender kale; dikdörtgen planlı olup, toplam 10 burcu, kaleye 

giriş çıkış sağlayan 4 kapısı bulunmaktadır. Duvarları bir sıra taş, bir sıra tuğla 

örgülüdür. Denize bakan surlarında ciddi çatlamalar oluşan bu tarihi kale yakın bir 

zamanda Belediye tarafından onarılarak yıkılmaktan kurtarılmıştır. 

 

 

 

 

2. Darıca Kalesi: En eski adı Tararion Kalesi olan ve Bizanslılar döneminde Daritzion 

Kalesi adı verilen kale, 1329 yılında yapılan Pelakanon Savaşı'ndan sonra 

Osmanlıların eline geçince Darıca Kalesi ismini almıştır. 

Sahilden yaklaşık 200 metre yukarıda ve sahilin tamamına hakim bir sırt üzerinde 

inşa edilmiştir. Kalenin iç bölümünü o zaman sahilde bulunan bir limana bağlayan 

gizli bir yeraltı geçidi bulunmaktadır. Kalenin büyük bir kısmı bugün yıkılmıştır. 

Kalenin sadece küçük bir parçasıyla, bu sur’un batı ucunda ayakta kalan bir burç 

günümüze kadar ulaşabilmiştir. 

HAMAMLAR 

1. Menzilhane Hamamı: Sultan Orhan Camii'nin hemen yanında bulunan hamamın 

yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Cami ile hamamın yapı üslubu arasında 

önemli benzerlikler mevcuttur. Sultan Orhan'ın hamamı cami ile birlikte yaptırmış 

olabileceği sanılmaktadır. Küçük bir yapı olan hamamın planı dikdörtgen şeklinde 

9.40 /24 m bir alanı kaplar. Hamamda erken Osmanlı mimarisinin özellikleri 

görülmektedir. 

2. Çoban Mustafa Paşa Hamamı: Çoban Mustafa Paşa tarafından 1523 yılında inşa 

ettirilen hamam, halk arasında Çarşı Hamamı ve Çifte Hamamlar olarak da 

adlandırılmaktadır. Hamamın iki kubbesi yanında ise geniş bir sarnıcı bulunmaktadır. 

Yapıda muntazam kalker taşları kullanılmıştır. Pencerelerinin kemer ayaklarına kadar 

üçer sıra tuğla ve bir hatıl geçirilmiş olup bütün pencerelerinin kemerleri tuğladan 

örülmüştür. 

Gebze'nin bu en büyük hamamında, kadınlar-erkekler tarafı olmak üzere iki bölüm 

bulunmaktadır. Halen kullanılan hamam zaman zaman onarım görmüştür. 

YALILAR VE KÖŞKLER 

Osman Hamdi Bey Yalısı: Ünlü Ressam Osman Hamdi Bey'in 1877 tarihinde çok 

sevdiği ve değer verdiği Eskihisar Köyü'nde, deniz kıyısında 28 dönümlük bir koruluk 

arazi üzerine inşa ettirilmiştir. Ressam Osman Hamdi Bey, resimlerini özenerek inşa 

ettirdiği bu yalısında yapıyordu. 

İki katlı ahşap bir yapı olan ve sekiz odadan oluşan yalıda ayrıca, mutfak, 

çamaşırhane, kiler, hizmetçi odası, banyo ve tuvalet bulunmakta idi. 

1982 yılına kadar hiç onarım görmeden ayakta kalabilen yalının kapıları resimlerle 

süslenmiş durumdadır. Kapılardaki süslemeler Osmanlı süsleme sanatının 

günümüze yansıyan en güzel, en canlı örneklerini teşkil etmektedir 

 

 

 

 

Gebze'de ayrıca günümüze ulaşamayan merkezi bir mevkide Gebze Kadısı'nın 

köşkü mevcut idi. Daha sonraki devirlerde bu mevkinin adına Kadıköşkü Mevkii 

denmiştir. Aynı mevkide bugün Belediye tarafında onarılan bir çeşme mevcuttur. Bu 

çeşme daha sonra Köşklü çeşme adını almıştır. Köşklü çeşme Mahallesi de ismini 

buradan almaktadır. 

KÖPRÜLER 

1. Kanuni Sultan Süleyman Köprüsü: 16. yüzyılda Gebze yakınlarındaki Diliskelesi 

mevkiindeki Dilderesi üzerinde, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Koca Mimar 

Sinan'a yaptırılmıştır. Köprünün mimarının Mimar Sinan olması dolayısıyla halk 

arasında köprüye Mimar Sinan Köprüsü de denmektedir. Uzunluğu yaklaşık 20 

metredir. Köprü hiçbir onarım görmeksizin günümüze kadar ayakta kalabilmiştir. 

Gebze ilçe merkezinden 12 km. uzaklıkta bulunan köprü, İstanbul-Ankara D-100 

Karayolu'nun güneybatısında ve tarihi Bağdat yolunun tam üzerinde yeralmaktadır. 

2. Taşköprü: Gebze-İzmit sınırında olan bu köprü 16. yüzyılda Kanuni Sultan 

Süleyman döneminde, Mimar Sinan'a inşa ettirilmiştir. Taşköprü bir dere üzerine inşa 

edilmiştir. Dere adını bu köprüden almaktadır. Köprü onarıma muhtaç değildir. 

KERVANSARAYLAR 

1. Çoban Mustafa Paşa Külliyesi Kervansarayı: Külliyenin, Çoban Mustafa Paşa 

Camisi'nin hemen karşısında yer alan kervansaray, dikdörtgen planlı ve kubbelidir. 

Duvarları tuğla hatıllı, moloz taşlardan moloz taşlardan örülmüştür. Giriş bölümü 

kesme taşlardan, basık kemerlidir. 

2. Tarihi Gebze Kervansarayı: 1520 yılında planını Mimar Sinan'ın çizdiği ve Baş 

Halifesi Hüssam Kalfa'nın yapımını tamamladığı bu tarihi Kervansaray, Eskiçarşı'nın 

büyük bir bölümünü kaplamaktadır. 1200 metrekarelik geniş bir alanı kaplayan tarihi 

Kervansaray, toplam 2 bin beygir ile 3 bin insan alabilecek kapasitededir. 

Sanayi şehri olan Gebze'de Darıca ve Bayramoğlu sahilleri ülkenin önde gelen 

sahil güzelliğine sahiptir. Özellikle Tavşanlı Köyü civarında ki Ballıkaya görülmeye 

değer bir mekanıdır.Gizemli yeşili, gürleyen çağlayanı, muhteşem kayaları ile güzellik 

harikasıdır. Şelale ve kanyonlardan oluşan ve büyük kayalarla kaplı olan ve içinde irili 

ufaklı onlarca gölcük bulunan vadi yaklaşık 1.5-2 km.uzunluğundadır. Yeraltı 

sularının kireçtaşını eritmesi sonucu  vadi de çok sayıda mağara vardır. 70-100 metre 

derinliğinde, 40-80 metre genişliğinde, oldukça dik yamaçlı boğaz ve kanyonlardan 

 

 

oluşması nedeniyle İstanbul ve İzmit’ten gelen dağcılar için elverişli bir ortam 

sunmaktadır. Bölgede ender görülen doğal güzelliklere  sahip olan Ballıkayalar Vadisi 

günübirlik piknikçiler içinde oldukça elverişli bir yerdir. 

 

 

 

 

Dünyanın sayılı kuş cennetlerinden biride Gebze'de bulunmaktadır. Bayramoğlu Kuş 

Cenneti ve Botanik Parkı görülmeye değer bir hayvanat bahçesidir. Tanınmış 

işadamlarından Faruk Yalçın tarafından 1993 yılında kurulan Kuş Cenneti Türkiye'de 

tek dünyada ise ender yerlerden biridir. İçerisinde 350 civarında kuş çeşidi, 60 çeşit 

hayvan ve 400 civarında ise bitki bulunmaktadır. 

 

28.02.2024 77

28-02-202428-02-202428-02-202428-02-202428-02-2024